CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir dizi ziyaret için gittiği Muğla’da Büyükşehir Belediyesi’nin Toplu Açılış ve Temel Atma Töreni’nde konuştu.
Buradaki konuşmasında AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2023’e vurgu yaparak yaptığı “Az kaldı, birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi güçlü tutarak biraz daha tutarak aydınlık geleceğe kavuşacağız” açıklamasına atıfta bulunan CHP lideri, “Çok doğru söylüyor. Evet az kaldı, çok yakında hep beraber yolcu edeceğiz” ifadesini kullandı.
Meclis’ten geçen Irak ve Suriye tezkeresine değinen CHP liderinin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Uluslararası Derecelendirme Kuruluşları diyorlar ki Muğla’nın kredi notu 3A. Olağanüstü bir rakam. Yani hükümetin aldığı krediden çok daha düşük faizle kredi alma imkanına sahip. Merkezi hükümete, uluslararası finans kuruluşları yeteri kadar güven duymazken Muğla Büyükşehir Belediyesi’ne çok daha fazla güven duyuyorlar.
Bütün belediye başkanlarımız aynı ilkelerden yola çıkarak hizmet veriyorlar. 7 ilkemiz var. Birinci ilkemiz şuydu harcadığınız para vatandaşın parası hepsinin hesabını vereceksiniz. Asla vatandaşlar arasında ayrım yapmayacaksınız. Yoksul mahallelere pozitif ayrımcılık yapacaksınız. Yerel yönetimlerinde yaptıklarımızın daha fazlasını Türkiye genelinde yapacağız.
Vatandaşların büyük sıkıntıları var biliyorum. Az önce vatandaşları dinledik. Az kazandıklarından pek çok şeyden şikayet ediyorlar. Bu şikayetler Muğla’ya özgü değil benzeri Kars’ta da Adana’da da yapılıyor. Önümüzde bir kış var gerçekten bu kış Allah fakir fukaraya yardım etsin. Nasıl ödeyecek vatandaş faturalarını? Tepedekiler bunun farkında değiller. Sanıyorlar ki her şey kendilerinin yaşadığı gibi. Sarayın yaşam tarzı ile vatandaşın yaşam tarzı arasında 180 derece fark var. Büyük sıkıntılar var.
Kara kış için hükümete bir çağrıda bulundum. Bugün bile 1,5 milyonu aşkın elektriği kesilen hane sayısı var. Hükümete bir kara kış fonu kurun dedim. Kendilerine, benim tavsiyelerimi dinlerseniz sizin oyunuz artabilir ama umurumda değil, çağrı vatandaş adınadır dedim. İsteğim bu ülkede hangi partiye oy verirse versin her vatandaşın huzur içinde yaşamasıdır. Kendilerine yol gösteriyoruz. Kendileri artık ülkeyi yönetemiyorlar. Her geçen gün vatandaşın sırtındaki yük ağırlaşıyor.
Cumhuriyet’in 98. yılı kutluyoruz. Hepimizin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun. Yarın bunu kutlayacağız ve Cumhuriyetin ikinci yüzyılına hazırlanacağız. Geçen yüzyılda darbeler oldu, gencecik fidanlarımız, başbakanlar idam edildi. İkinci yüzyıla güçlü bir demokrasi, kadın erkek eşitliği, kadınların sosyal ve ekonomi yaşamda daha çok yer alsınlar istiyoruz. Gençlerimiz işsiz kalmasın istiyoruz. Türkiye’nin itibarı olsun diyoruz. İkinci yüzyılda hiçbir ülkenin devlet başkanı bu ülkenin başkanına ‘aptal olma’ diyememeli, bunu kabul etmemeliyiz biz.
Son zamanlarda siyasette sertleşme var. Bana yönelik tehditler var hiç ama hiç umurumda değil. Benim en büyük güvencem bu ülkenin saygıdeğer insanlarıdır. Ben hiçbir ayrım yapmadan insanlarıma hizmet etmek istiyorum. Terörle mücadele edilecekse, bu ülkenin saygıdeğer polisleri, şanlı şerefli askerleri yapar. Yabancı askerler gelecek Türkiye’de terörle mücadele edecek bana da ‘Buna evet de’ diyorlar. ‘Evet’ dersek Cumhuriyet’e ihanet etmiş oluruz. Bu ülkenin topraklarına yabancı postallar bassın istemem.
Yarın sandık gelecek sandığa gideceksiniz hep beraber Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında Cumhuriyetimizi gerçek anlamda demokrasi ile taçlandıracağız. Ne yaparlarsa yapsınlar, feriştahları gelse inandığım yoldan beni geri döndüremezler. Ben bu ülkeye hizmet etmeye and içmiş bir kişiyim. Sarayda oturan şahıs ‘Çok büyük sıkıntılar var biliyorum az kaldı’ demiş. Çok doğru söylüyor. Evet az kaldı, çok yakında hep beraber yolcu edeceğiz.”