Mersin Pazarcılar Odasının Toroslar Belediyesi önündeki eylemde kayyum çağrısı yapması, Başkan
Abdurrahman Yıldız’a küfür etmesi ve fiziki saldırıda bulunması tepki çekti. Başkan Yıldız,
Emniyet’in saat 11.00’den 18.00’e kadar belediyenin esir alınmasını izlediğini söyledi. Kayyum
çağrısı yapanlara tepki gösteren Yıldız, “Üç beş zibidi bağırdı diye Toroslar’a kayyum gelmez”
dedi. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de ilçe belediye başkanlarına “Susma,
sustukça sana gelecek” diye seslendi. Seçer, “Pazarcılar bir bahane bazı arzu etmediğimiz
operasyonlara zemin hazırlamak şahane. Haklı davasında Abdurrahman başkanın yanındayız” dedi.
Toroslar Belediyesinin, haftada sadece bir gün cumartesi günleri meyve sebze satan esnaf tarafından
kullanılan Güneykent pazaryerini, pazartesi günleri için konfeksiyon ve tekstil ürünleri satan
“Sosyete Pazarı” esnafına kiralaması pazaryerlerinde tezgahı olan kişilerin tepkisini çekti.
Pazaryerindeki tezgahları kendileri üçüncü şahıslara kiralamak isteyen Mersin Pazarcılar Odası
üyesi bir grup belediye önünde eylem yaptı.
Eylem sırasında kayyım sloganları atılması dikkat çekti. Eylemciler, saat 11.00’den 18.00’e kadar
polis gözetiminde belediye önünde kaldı.
Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, saat 18 sularında belediyeden çıkmak üzereyken
bir grubun sözlü ve fiziki saldırısına uğradı.
Toroslar Belediyesi önünde yaşanan bu görüntüler Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinde
gündeme geldi.
Mecliste söz alan Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, “Dün kendini pazarcı olarak
ifade eden ama ben çoğunu tanıdığım için pazar olmadığını bildiğim kırk elli kişilik bir grup
tarafından belediyemiz amiyane tabiriyle basıldı. Saat on birden akşam saat altı buçuğa kadar
maalesef elli kişilik bir grup Toroslar Belediyesi’ni esir aldı. Beş yüz altmış tane görevli kolluğu
olan Toroslar Emniyet Müdürlüğü de maalesef yedi saat boyunca Toroslar Belediyesi’nden bu
arkadaşlarımızı çıkaramadılar. Şimdi bu pazarcı olduğunu iddia eden arkadaşlarımız ne diyorlar?
Aslında sözün özü şu. Diyorlar ki Torosların anahtarını bize teslim edin, Torosların malını mülkünü
özellikle kapalı pazarlar başta olmak üzere Pazarcılar Esnaf odasına verin. Biz de burayı kafamıza
göre kullanalım istiyorlar. Biz bunu yapmayacağız” dedi.
“MESELENİN PAZAR MESELESİ OLMADIĞINI BİLİYORUM”
1 Nisan 2024’te göreve geldiklerinde 2 yıllık bütçelerine denk bir borçla karşılaştıklarını, İller
Bankası payı sadece işçi maaşlarına yettiği için ek gelir bulmak zorunda olduklarını ifade eden
Başkan Yıldız, 7 aylık sürede bütçeye 200 milyon liralık ek gelir sağladıklarını anlattı.
Pazaryerlerinin kiralanmasıyla da gelir elde ettiklerini belirten Yıldız, “Şimdi bu pazarcı arkadaşlara
dedik ki, ya bu pazarlar boş duruyor. Bizim buraları değerlendirip Toroslara bir kaynak aktarmamız
lazım. Üstelik de bu yapılan iş sizin yaptığınız işle alakalı bir şey değil. Sizin önünüzü kesecek bir iş
de değil. Yani dünkü kavganın sebebi şu: Cumartesi günleri bizim Güneykent kapalı pazarımızda
Pazarcılar Odası, sebze, meyve satmak üzere pazar açıyor. Başka bir hemşehrimiz de geldi. Bizden
rica etti. Dedi ki ya bana kiraya verin Güneykent pazarını haftada bir günde ben kullanayım. Dedim
ki zaten burası cumartesi günü dolu. Diğer günler boş. Buyurun gelin. Pazartesi günü de size
verelim. Sosyete pazarı gibi bir şey açacaklarmış. Yani anladığım kadarıyla konfeksiyon satacaklar.
Dün de zaten başladılar. Meselenin bu olmadığını ben biliyorum. İşin arka planını biliyorum. İşin
de takipçisiyim” ifadelerini kullandı.
“ÜÇ BEŞ ZİBİDİ SLOGAN ATTI DİYE TOROSLAR’A KAYYUM GELMEZ”
“Ben bu kentin tek delikli kuruşunu yedirtmem. Yedirtmeyeceğim. Hiç boşuna bağırıp
çağırmasınlar. Öyle gelip orada kuru gürültüye de sebep vermesinler. Ben o duvarı aşalı çok oldu”
diyen Başkan Yıldız, Toroslar İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkililerinin de Pazarcılar Odasının eylemi
sırasında görevini yapmadığını vurguladı.
Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü:
“Seçilmiş bir belediye başkanı dayak yedi orada. Yumruk yedi. Oradaki emniyet müdürlüğünün
personeli emniyet müdürü de başlarında seyretti. Biz içeri girmek zorunda kaldık. Sonra nasıl çıktık
biliyor musunuz yarım saat sonra? Mahalleden eşimizi, dostumuzu çağırdık. Personellerimizi
çağırdık. Personellerimiz sayesinde biz akşamleyin ve ters yöne girerek yolun tersine girerek
belediyeden çıkabildik. Seçilmiş bir belediye başkanının hak ettiği muamele bu mudur? Bu ülkede
kimse kendini can güvenliğinde hissedemeyecek mi? Üç tane çapulcu gelip belediyenin önünde şov
yapacak diye bu memleketin bütün kolluğu kilitlenecek mi? Ama mesele o değil. Meselenin ne
olduğunu ben biliyorum. Meselenin ne olduğunu biliyorum. Zaten akşamleyin o ilgili arkadaşın belli
çevrelerle irtibata geçtikten sonra attırdığı sloganlardan biliyorum. Aynen Toroslar Belediye
Meclisi’nde söyledim. Burada da söylüyorum. Aç tavuk kendisini darı ambarında görürmüş görmeye
devam edecekler. Toroslar’a kayyum mayyum gelmez. Üç tane zibidi belediyenin önüne geldi.
Slogan attı diye Toroslara kayyum gelmez. O zibidilere Toroslar halkı dersini verecek. Öyle bir şey
olmaz. Hani pazarcıydınız siz? Hani ekmeğinizin peşindeydiniz siz. Alçaklar. Siz kayyum
peşindesiniz. Kayyum getirtmenin peşindesiniz. Ama o kayyum gelirse size de orada ekmek kalmaz.
O pazarı size de kullandırtmazlar. Dün gördük biz kayyumun geldiği yerlerin ne olduğunu. Gördük
biz. Bir belediyenin otuz yıllık bütçesinin nasıl bir senede harcandığını, binlerce kilo tatlının nasıl
gittiğini. Binlerce kilo fıstığın nasıl yendiğini. Şimdi arkadaşlarımız soruyor ya, ya hangi şenlikle ne
kadar para harcadınız diye. Sen git Hakkari Belediye Başkanı’na sor. Otuz yıllık Hakkari bütçesi
harcanmış durumda şu anda. Yani şu andaki Hakkari Belediyesi’nin borcu, kayyumun yaptığı borç
otuz yıllık Hakkari bütçesi. Sen git onu sor Sayın Tunçaz. Neyi soruyorsun Toroslar Belediyesi’nin
gençlere yaptığı iki tane konserin bilmem ne peşine düşmüşsün. Torosları Belediyesi’nin yaptığı iki
tane konserin peşine düşmüşsün. Eğer yüreğin yetiyorsa git onu sor. Mardin Belediyesi’nde
harcanan parayı sor. Şimdi Esenyurt Belediyesi’nin geldiği hali sor. Bunları sor sorabiliyorsan. Ya
da dün ben oradan çıkamadım da gelseydin oraya. Belediye başkanı seçilmiş meşru bir insandır.
Nasıl böyle bir heyetle çıkartmazsınız diye? Orada olsaydın, orada hesap sorsaydın Onun için
arkadaşlar bu meseleleri ben buradan da uyarıyorum. Böyle yarın öbür gün yapılacak genel
kurullarında kendilerine menfaat sağlamak için, kendilerini bir daha seçtirmek için, bu kayyum
dümenine birilerinin oyununa gelmesinler. Ben pazarcı esnafını biliyorum. Hepsini buradan
saygıyla, hürmetle selamlıyorum. Akşam da defalarca beni aradılar. Yapılan işin yanlış olduğunu,
aslında bizim kendimiz anlatabildiğimizi, pazarcının bize anladığını söylediler. Ben yarından
itibaren pazarlarda gezmeye başlayacağım zaten. Ama üç kuruşluk menfaat uğruna bilmem ne
uğruna böyle kayyum mayyum çağrısı yapanlar ayağını denk alsın. Kayyum mayyum gelmez
Toroslar’a. Toroslar’daki belediye başkanının veremeyeceği tek bir hesabı yok çünkü. Ha diyorsanız
ki Toroslar Belediye Başkanı Toroslar’ın delikli kuruşuna sahip çıkıyor. Buna sahip çıkmayın.
Bunun için biz bundan rahatsızız. Bunu bizim etrafımıza peşkeş çekin diyorsanız bunu Toroslar
Belediyesi yapmaz. Değil kayyum atamanız Toros Dağları’nı, Toroslar’ın üzerine yıksanız Toroslar
Belediyesi’nin üzerine yıksanız da Toroslar’ın tek bir delikli kuruşunu yandaşa peşkeş çektirmez
Toroslar Belediye Başkanı.”
“ABDURRAHMAN YILDIZ’DAN VATAN DÜŞMANI ÇIKARAMAZSINIZ”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman
Yıldız’ı hedef alan fiziki ve sözlü saldırı ile kayyum çağrılarına tepki gösterdi.
Seçer, “Haklı isyanına katılmamak mümkün değil. Pazarcılar bir bahane bazı arzu etmediğimiz
operasyonlara zemin hazırlamak şahane. Toroslar Belediye Başkanına ve belediyemize yapılmış bir
hareketi bana yapılmış kabul ederim, bunu söyledim. Bakın Abdurrahman Yıldız’dan kimse vatan
düşmanı, millet düşmanı bir şahsiyet çıkaramaz. Abdurrahman Yıldız’ı herkes tanıyor, annesini
babasını da tanıyor. Bu memleketin evladı bu çocuk, gelmiş Toroslar Belediye başkanı olmuş, o da
bir şeye gayret ediyor. bir düzen vermeye gayret ediyor, ben bunun şahidiyim. Bunu her yerde
söylüyorum. Tüm meclis üyelerine ve belediye başkanlarına sesleniyorum. Susma, sustukça sıra
sana gelecek. Ben de bunun isyanını yapıyorum” dedi.
“GÖRÜNTÜLERİ UTANÇLA İZLEDİM”
Pazaryeri tahsisinin encümen kararıyla uygun görüldüğünü kaydeden Başkan Seçer, “Ertesi gün bir
başkası istiyor. Uygun görülüyor, encümen kararıyla uygun görülüyor, ortalığı birbirine katıyorsun.
Niye? O zaman başkan versin Toroslar Belediyesi’nin anahtarını başkaları yönetsin. Başkan
inisiyatif kullanacak. Uygun diyecek, değil diyecek. Bunun bu kadar büyütülmesi o pazarcı
esnafının, o gariban esnafın suçu değildir buradan altını çiziyorum. Herkes emek ediyor, biz pazara
gittiğimiz zaman saygıda bir nokta kadar o pazarcı esnafından kusur görmüyoruz. Herkes hürmette
‘Başkanım hoş geldin, hoş gittin, buyur çayımızı iç.’ Ama mesele pazarcı esnafı değil. Ben buradan
uyarıyorum. Dün videoları ibretle izledim, utançla izledim. Demokrasi adına utandım. Araya
provokatör sokacaksınız, ağza gelmeyecek küfürler ettireceksiniz bu insana. Bir başkanın ailesine
hakaret edildiği bu şehirde nerede görülmüş? Orada Toroslar Belediyesi’nde önceki dönemde
pazarcı esnafı aynı hareketi yapacak kolluk güçleri de böyle izleyecek. Buna kargalar güler. Bu iyi
bir olay olmamıştır. Bu provakatif eylemlerden süratle bunu tezgahlayanların uzaklaşması lazım.
Mersin’e zarar veriyorlar. Bu akıl kimin aklı bilmiyorum. Biz burada yaşayacağız, burada yaşıyoruz,
biz burada gömüleceğiz, bu memlekete sahip çıkacağız. Televizyon ekranlarından Mersin’in bu
şekilde anılmasını arzu etmeyiz. Hiçbirimiz arzu etmeyiz. Başkanımızın yanındayız, haklı
mücadelesinin yanındayız. Bu demek değildir ki pazarcı esnafını dinlemeyiz. Elbette dinleyeceğiz.
Bugün davet edeceğiz. ‘Gelin çayımızı için bakalım, nedir sizin derdiniz? Neden bu noktaya
geldiniz? Ortada bir anlaşmazlık var, benim belediye başkanıma kaba konuşmayı, sinkaf etmeyi,
yuhlamayı, kayyum davet etmeyi, provakatif eylemlere alet olmayı gerektirir mi diye pazarcı
esnafına bizzat ben soracağım. Kimse provakatif eylemlere alet olmasın, herkes gözünü açsın,
kulağını açsın. Bu memleket bizim, bu başkan da bizim, sonuna kadar yanında oluruz” ifadelerini
kullandı.