31 Mart seçimlerinde CHP ve DEM Parti’nin “kent uzlaşısı” kapsamında, CHP’nin Esenyurt adayı olAn ve yüzde 49 oy oranıyla Esenyurt Belediye Başkanı seçilen Prof. Dr. Ahmet Özer, görevinden alınarak yerine kayyım atanmasının ardından CHP’li belediye meclis üyeleri binaya alınmadı. Tutukluluk kararından bu yana belediye binası önüne giden partililer bugün de polis tarafından abluka alınan binaya sokulmuyor.
Söz konusu abluka için yazılı emir görmek isteyen CHP’liler ile polis arasında gerginlik yaşanıyor.
Belediye binası önündeki kalabalık “Halkın polisi olun”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atıyor.
CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, polislere, “Tıpkı 15 temmuzda olduğu gibi kanunsuz iş yapan devlet görevlilerin karşısına vatandaş geçti!” diye tepki gösterdi. Özçağdaş, “AK Partililer neden içeride? Siz Ak Parti’nin polisi değilsiniz!” diye sordu.
Esenyurt Belediye önündeki CHP’li milletvekillerinden Ali Gökçek, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile iletişime geçmek için telefon açtı. Gökçek, “Milletvekillerinin hakkını koruması gereken kişi TBMM başkanıdır. Burada bir milletvekili engelleniyorsa bizim muhatabımız vali değil Numan Kurtulmuş olacaktır” diye konuştu.
İstanbul Valisi Davut Gül ile telefonda konuşan Suat Özçağdaş’ın “Bir milletvekilinin belediyeye girmesi için randevu mu alması gerekir sayın Valim, rica ederim. Niye izin almak gereksin! Sayın Valim şu anda bir kayyum belediyesi var Esenyurt’ta, ben içeride işlerin nasıl ilerlediğini görmek istiyorum İstanbul Milletvekili olarak. Bu benim hakkım. Engellenemez!” dediği duyuldu.
Telefonu kapadıktan sonra açıklama yapan Özçağdaş, şunları kaydetti:
“Sayın Vali diyor ki ‘Belediye meclis üyelerimizi görevden alan bir karar yok ancak onların herhangi bir görevi de yok dolayısıyla şuan içeri girip olay çıkabilir, işlemler ve hizmetler eksik kalabilir, dolayısıyla içeri izin girmelerine izin yok.’ Milletvekillerimiz için ‘Onlar da bizden başvuruda bulunurlarsa kiminle görüşeceklerse gidip görüşebilirler’ dedi. Tam bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Sayın Vali kapatırken şöyle söyledi; ‘Sosyal medya çekimleri tamamsa ben artık şey yapmak durumundayım.’ Bu korkunç bir durum. Çok açık hukuki sorularımıza rağmen meseleyi tamamen başka bir perspektiften gördüğünü anladım. AKP’li vekillerin içeride olduğunu söylediğimde onların da olmaması gerektiğini söyledi. Aslında ne derece kimin nasıl algılandığı görülmüş oluyor.”