ÇUKUROVA

ÇUKUROVA

Bu kentin spor kültüründe basketbolun yeri farklıdır.
Edip Buran, hepimizin çocukluğunu ve gençlik yıllarını anlatır.
Yeşil beyazı anlatır.
Tarsus’ta doğan , Mersin’e basketbol kültürünü ve ruhunu aşılayan Çukurova’yı..
Ligde kaldığı 11 sezon boyunca iki kez lig şampiyonluğunu Eczacıbaşı’na kaptıran, bu defa aynı takımın elinden Cumhurbaşkanlığı kupasını alan yenilmez armadayı..
Ayı Levent’leri, Erman Kunter’leri, Ömer Büyükkaycan’ları ..Murat Evliyaoğlu’larını anlatır.
Sonra sevinç ve heyecanlar derin bir hüzne dönüşür.
Kulüp 1992’de maddi nedenlerden dolayı kapanır.
Ruh kaybolur, bir kültür can çekişir ve salonlar boş kalır.
Tezahüratlar gider, sadece ismi kalır kulaklarda.
ÇU- KUR- O -VAAA
Aradan yıllar geçer.
Bir adam çıkar, 2017 yılında Girne Üniversitesi’nin kadın basketbol kulübünün tüm haklarını alır.
Ve bu kentin ruhuna dokunan bir isimle yola çıkarken gönülleri de kazanır.
O isim Serdar Çevirgen’dir.
Efsane cins değiştirmiş, artık Çukurova ruhu kadınların maharetli ellerinde ve güçlü yüreklerindedir.
İlk sezon yarı final oynarlar , sonraki yıllarda ise finalde Fenerbahçe’ye kaybederler.
Ardından tesisleşme başlar.
Serdar Çevirgen dünyada eşi benzeri az bulanan bir tesisi Mersin’e kazandırır.
İlk gördüğümde “keşke 7-8 yaşlarında olsam da , bu kulübün bir parçası olsam ” diye iç geçirdiğim bir tesisi..
Tesis tamamlanır, yuva kurulur.
Ama bu yuvanın ne yazık ki vitrini boştur.
O vitrini anlamlı kılacak kupalar gereklidir.
Serdar Çevirgen , belki de bunu bir başına gerçekleştirebilir ama O bunu tercih etmez.
Bu başarının kendisinin değil kentinin bir başarısı olmasından yanadır.
Ve yollarımız işte burada kesişir.
Hedef 3 kupadır.
Ve bu 3 kupanın kulpundan tutacak isimlere ihtiyaç vardır.
Çözüm ortaklığımız başlar ve bizde kapı kapı dolaşmaya..
Bu süreçte kentin mülki ve yerel idarecileri, STK liderleri , iş dünyasının önemli isimleri kulüple ve hedefleri ile tanışmaya başlar.
Ardından iş dünyasının önemli isimleri yönetime dahil edilir.
Hatta Mersin Ekonomi Platformunun toplantısına ev sahipliği yapar ÇBK tesisleri.
Sponsorlar yavaş yavaş kapısını çalar kulübün.
Medyada da bambaşka bir noktadadır artık ÇBK, sesi daha çok çıkmaya başlar.
Ve kendisinin de hedeflediği gibi Serdar Çevirgen’in değil, artık Mersin’indir ÇBK..
Yenişehir Belediyesi ile uyumlu bir birliktelik yaşayan Çukurova Basketbol Kulübü yaptığımız bu hamlelerle kentin kılcal damarlarına yayılma hedefini yakalamış, 3 kupayı da müzesine götürmek için gün saymaya başlamıştır.
Bu süreçte Başkan Çevirgen ,yaptığı transferlerle deyim yerindeyse Avrupa kadın basketbolunun Barcelona’sını kurar.
Ligde dolu dizgin gider takım.
Ardından Eurocup’da rakiplerini bir bir devirir ve yarı finale çıkar.
Ama ilk prova Türkiye Kupası’dır.
Ve hedeflerden ilki hafta sonu gerçekleşir.
Türkiye Kupası, Fenerbahçe için bir hayal, Çukurova için kurduğu hayalin sadece ilk durağı ve şaha kalkan umudu olur.
Eveeet !..
Kapı kapı dolaşıp, “3 Kupa Tek Yürek’ demiştik ya..
Bir kupa artık müzede ve diğer iki kardeşinin yolunu gözlemeye başladı bile.
Yürek mi?
O hala yerli yerinde.

ESAT DURAK

reklam
Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?