MTSO BAŞKANI AYHAN KIZILTAN :”Mersin, Türkiye gündeminde olan bir TSO haline geldi”.

MTSO BAŞKANI AYHAN KIZILTAN :”Mersin, Türkiye gündeminde olan bir TSO haline geldi”.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (#MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Eko Türk TV’de Beklenti Raporu Programı’nda Sami Altınkaya’nın sorularını yanıtladı. Mersin ekonomisinin ele alındığı programdan satır başları şöyle:

SORU: MTSO geçmişten bugüne inovatif, teknoloji odaklı çalışmalarıyla gündemde. Son dönemlerde MTSO’ya duyulan ilgi daha da arttı. Bu konuda neler söyleyeceksiniz.

– Mersin, Türkiye gündeminde olan bir TSO haline geldi bunu da EkoTürk gibi birçok ulusal kanalın bizi ekranlarına sık sık davet etmesinden anlıyorum.

SORU: Hakkınızı teslim etmek lazım. Siz birçok önemli toplantıda kimsenin çok konuşmaya cesaret edemediği bazı konuları dillendiriyorsunuz ki satan sivil toplum kuruluşlarının başındaki kişi tabanın sesi olmalı. Ben çok iyi hatırlıyorum TOBB’un toplantısındaki Cumhurbaşkanı ile konuşmanızı. Oradaki sorunları dile getirmeniz sonrası Cumhurbaşkanı’nın gerekli yerlere talimat vermesini. Kangren haline gelen sorunlarınız ancak bu cesur çıkışlarla çözülebilir. Siz bunu kamuoyuna göstermiş oldunuz.

– Bizi gerçekten çok iyi izlemişsiniz. Bize talepler geliyor. Sorunlar şikayetler geliyor. Bizim de bunları bir şekilde ilgili mercilere anlatmamız gerekiyor. Sorunların çözümü taleplerin yerine getirilmesini hem kamuoyu hem ilgili mercilere söylememiz lazım.

– Sadece ilgili mercilere söylediğinizde bazen konu sadece oradaki mercide kalıyor ama biz bunu kamuoyunda da dillendirip bilgilendirince bu kez merciler harekete geçebiliyor. Burara şu oluyor. Bir TSO’nun başkanı bir şey söylediği zaman bu kendi şahsi fikirleri değildir. Tabanından gelen görüşlerin önerilerin değerlendirildiği konuşmalardır. Bu nedenle de biz tabanımızdan gelen her talebi, her şikayeti her öneriyi rahatlıkla dillendirilmesine çalışıyor ve bunda da bir beis görmüyoruz.

– Konuşursak, ben şunu söylersem böyle olur diye düşünmeden tabanın isteklerini kamuoyuna taşırsak her şey çözülüyor. Ama bunu da kavga ederek yapmıyoruz. Masaya yumruğunuzu vurun diyorlar ama öyle olmaz. Biz yaralamadan, karşı tarafı itelemeden, kırmadan dökmeden konuşuyoruz. O zaman da söylediklerimiz dikkate alınıyor.

SORU: İhracat verileri açıklandı. Görüyoruz ki Mersin o kadar geniş bir yelpazeye sahip ki üretim konusunda dağın tepesinde bir OSB kuruldu. Mersin’in ihracat rakamları bugün geldiği noktada Türkiye’de önemli bir yere gelmiş durumda bunu nasıl değerlendiriyorsunuz.

– Şöyle 2019’dan bu yana ihracat rakamlarını söyleyeyim. 2019 da 2.8 milyar dolar 2020’de 3.2 milyar dolar, 2021’de 4.2 milyar dolara yükselen ihracat rakamımızın 2022’de 6 milyara dayanmasını bekliyoruz. Tabi Mersin’in hinterlandı ile birlikte Adana, Antep, Maraş, Konya, Karaman, Kayseri hatta Diyarbakır, Urfa illerinin ihracatının da hemen tamamı Mersin üzerinden yapılıyor. Bunu da ekleyince Mersin Limanı’ndan yapılan ihracat 50 milyar dolara ulaşıyor. Bu da Türkiye ekonomisine Mersin ve çevresinin ne kadar büyük bir katkı yaptığını açıkça gösteriyor.

SORU: Sizin döneminizde tüm bölgenin sadece Mersin olarak değil tüm bölgenin entegrasyonundan bahsediyorsunuz. Gelin şehir olarak büyüme yanında bölge olarak da Türkiye’nin cazibe merkezi olalım konusunu dile getiriyorsunuz. Konteyner Limanı kapasitesinin açılması da Türkiye’nin dışa açılan penceresi olması adına önemli. Projeler nasıl gidiyor?

– Bu sorunların Mersin’in sorunlarının çözülmesi için çok güçlü bir MTSO’ya ihtiyaç var. Bu dönemde etkin çalışan bir kurum haline geldik. Başında çok etkili karizmatik, iyi konuşan, sağa sola bağıran bir başkan yetmiyor. Bu başkanın başarılı olması için tabanda komitelerimizin, meclisimizin çok etkin, sektörleriyle ilgili yerinde ve etkili çalışmalar, raporlar üretmesi lazım. Biz bunu sağladık.

– 41 Komitemiz var bunların ticaret ve sanayi odası ve sektörleri için ne kadar önemli olduklarını onlara anımsattık. Ben şahsen başkan olarak her komitenin ki her ay 41 komite toplantısı yapılıyor. Ben yüzde 80’ine bu toplantıların katılırım. Biz katılmaya başlayınca Komiteler bizim çalışmamız gerekiyor dedi.

– O toplantılarda biz sorular sorduk sektörünüz ne durumda ne yapılması gerekiyor diye. Dolayısıyla komiteler çalışmaya başlayınca meclis de çalışmaya başladı. Mersin’de biz birçok hayati konuyu mecliste değerlendirip meclis olarak karar alıp açıkladık.

– Komitelerimizin sorunlarını hemen ilgili mercilere götürdük. Direkt Büyükşehir Belediye Başkanına, Valiye, Bakanlara götürüp ilk ağızdan anlattık. Böyle olunca komitelerimizdeki arkadaşlar değerli olduklarını, o makamların değerli olduğunu anladılar ve sıkı çalışmaya girdiler. Tabi bu bilgiler bize de geliyor biz de b u komitelerden gelen bilgiye göre aksiyon aldık.

– Bu durum MTSO’yu tanınır hale getirdi. Yoldan geçen vatandaş dahi MTSO’yu öğrendi. Meclis üyeleri demek bu kadar değerli bu meclis üyeliği diye harekete geçti. Güçlü bir MTSO oluştu. Bu kurulların daha etkin çalışması için önümüzdeki döneme dair fikirlerimiz var. Güçlü MTSO, Güçlü Mersin. TSO Meclisi bir karar aldığında ana konteyner limanı Mersin’de yapılması konusunda yine bir karar alındı. Yanlış olan yatırımların yerinin yanlış olduğu yerine başkasının yapılması, oraya başka bir yatırım yapılması konusunda meclis çoğunluğu karar alabiliyoruz.

– Meclisimizde gerçekten önemli konular tartışılmaya başlandı. Eskiden kavgalar olur ve bu makamlar çok ciddiye alınmazdı. Şimdi tüm meclis üyelerimiz ve komite üyelerimiz Mersin’e hizmet için birbiriyle yarış halinde. Böylece kangren olmuş sorunların hepsi önümüzdeki dönemde rahat şekilde çözülecek.

SORU: Yeni OSB’lerden bahsediyorsunuz. Tarım İhtisas OSB’den bahsediyorsunuz. Bu konuya da değinir misiniz?

– Mersin tarım üretiminde Türkiye’de ön sıralarda gelen bir kent. Bakın bizim yaş meyve sebze ihracatımız Türkiye’de ilk sırada. Üretimde de birçok üründe ilk sıradayız. Tarım ürünleri işleme ihtisas OSB Kurarak burada hinterlandımızda yetişen ürünlerin işlenerek katma değerli hale getirilip ihraç edilmesini sağlayacağız.

Üretilen ürünler sadece sofralık ihraç edilince katmadeğeri olmuyor ama işlenip katmadeğer katılınca 1 liralık ürünü 10 – 15 liraya satabiliyorsunuz işte TÜİOSB bu konuda yatırımlar yapılmasına olanak sağlayacaktır.

SORU: Bir de Tarım Agropark var burada ne yapacaksınız?

– Türkiye’nin ilk tarım teknoparkı. Burada tarımda, ilaçta, gübrede dışa bağımlıyız diye konuşuruz. Tohumculukta dışa bağımlıyız. Bu teknoparkta Mersin Agropark’ta firmalar gelip burada kendi toprağımıza, iklim şartlarımıza uygun tohumlar yetiştirecekler. Verimi yüksek tohumlar yetiştirilmesi için ar-ge çalışmaları yapacaklar. Bu çalışmadan elde ettikleri sonuçları her bir firmanın kendisine ait arazisi de olacak burada prototip üretimlerini yapacaklar. Ar-ge sadece kağıt üzerinde olmuyor bunun uygulamasını da yapmak lazım. Oradan çıkan sonuçları değerlendirip en verimli tohumu elde edecekler.

– En büyük sorun ilaç kalıntısı. Buradan ürünü ihraç ediyor, Avrupa’da bir gümrüğe gidince test yapılıyor kalıntı çıkıyor geri gönderiliyor. Sıfır ilaç kalıntısı bırakacak ilaçlar konusunda ar-ge çalışmaları yapılacak.

– Verimi çok artıracak gübre çalışmaları yapılacak. Sulama sistemleri, az su ve enerji harcayan sulama sistemleri üzerine ar-ge çalışmaları yapılacak. Yani tarımda verimi artırmak için ne gerekiyorsa orada firmalar o konuda çalışacak. Tabi bu Agropark birçok kurumun ortaklığı ile kuruldu. MTSO, Tarsus TSO, Büyükşehir Belediyesi var. Üniversiteler var.

– Mersin’de bir de bunu oluşturduk. Kurumlar arası işbirliği kültürünün gelişmesini sağladık. Kentin tüm kurumları MTSO ile proje yapmak için başvuru halindeler.

SORU: Havalimanı ne zaman açılacak?

– Yüklenicisi geçenlerde buradaydı. Batı Trakya Gazeteciler Cemiyeti ile birlikte geldi. Kendisi de Çerkezköy Oda Başkanı. İnşaat son derece hızla ilerliyor. Biz de görüştük. Mersinli gazeteciler de gidip yerinde inceledi. 2023’ün Ocak, Şubat, Mart ayında açılacağını düşünüyorum. Aslında 2022 sonunda açılacaktı ama Türkiye’de projeler eş zamanlı yürümüyor.

– Havalimanı yapıyorsunuz buraya ulaşım yolları inşaat başlarken hazır olması gerek. Bağlantı yolları, tren yolu bağlantısı gecikince havayolu inşaatı da gecikti ama Şubat ya da Mart gibi uçak ineceğini tahmin ediyorum.

SORU: Turizmin gelişimine de katkı sağlayacak bir konsept turizm projeniz var bu nedir?

– Türkiye’de biliyorsunuz konsepti sahillerde blok blok binalar, yığınlarca insanlar geliyor her şey dahil model. Yüzlerce insan yemek salonuna öğlen dolup birlikte yemek yiyor. Bir hengame içinde gidiyor. Mersin’de şöyle bir konsept düşünüyoruz. Öyle tesisler yapacağız ki sahilimiz bakir şu anda ve doğayla iç içe. Turist geldiğinde sanki bir Akdeniz sahil köyüne ya da kasabasına gelmiş gibi hissedecek. Otele gelmiş gibi değil de köye gelmiş gibi hissedecek. Turizm tesisleri bu mantalite ile oluşturulacak.

– Mersin olarak bir turizm tahsisi aldık. Yatırımcı grubuna MTSO da önderlik yaptı. 3 Belediyemiz de ortak oldu. Yaklaşık 50 kişilik Mersinli yatırımcı grubu turizm bölgesi ilan edilen Kargıcık’ın iki parselinin tahsisini aldı ve orada anlattığım konseptte yatırım yapacaklar. Bu da Mersin turizminin önünü açacak. Arkasından turizm tesisleri çığ gibi büyüyecek.

– Tabi havalimanı da yapılıyor bir de şöyle eksik var. Bu turizm yatırımının başarılı olabilmesi için Çeşmeli – Taşucu Otoyolu’nun mutlaka yapılması gerek. Diyorum ya her şey eş zamanlı olmalı. O bölge turizm bölgesi ilan edildiyse yolu yapılmalı ki orası cazip hali gelsin.

– Tarsus Kazanlı’da da turizm bölgesi var ama yatırım başlamıyor çünkü yıllardır havalimanı yok dendi. Yıllarca havalimanı bitmesini bekledi o bölgedeki yatırımcılar şimdi havalimanı bitmeye yaklaşınca hareketlendiler.

SORU: İstişare kültürü, kurumlar arası iletişimin artması ve mersini beton yığılı turizm anlayışından çıkarıp yeni bir turizm konseptiyle yolunuza devam ediyorsunuz. Eklemek istediğiniz nedir?

– Mersin, Türkiye’nin en önemli kentidir. Türkiye’ye büyük katmadeğer sağlayan bir kent: Mersin, yalnızca kendisine hizmet eden bir kent değil, tüm hinterlandındaki kentlerimize ve Ortadoğu’ya, Kuzey Afrika’ya hizmet eden, Türk Cumhuriyetlere, Avrupa’ya yani hinterlandımız o kadar geniş ki bu kadar geniş alana hizmet eden bir kenttir.

– Mersin’in olanaklarını, hizmet kalitesini artırmamız lazım ki hinterlandımızdaki bize bağlı iş yapan bölgeler, şehirler daha verimli ekonomik çalışsınlar. Bu nedenle ilk yapılması gereken konulardan birisi Mersin Ana Konteyner Limanı’nın mutlaka devlet ne yapıp edip bir bütçe ayıracak ve bunu Mersin’e yapacak. Hem bölgeyi rahatlatacak, ihracatımızın hızlanmasını, lojistik maliyetlerimizin düşmesine olanak sağlayacak böyle büyük bir yatırımın fizibiliteleri, ÇED raporları hazır sadece biraz farklı holdinglerin, farklı kentlerin hükümete yakın çevrelerin lobisi ile bu yatırım geciktiriliyor. Türkiye, Mersin böyle lobilere kurban edilmemeli.

Genel seçimler yaklaşıyor Mersin Ana Konteyner Limanı ile ilgili somut bir çalışma başlatılmazsa ben şahsen iktidara talip olsam oy alacağımı düşünemem.

SORU: Sayın Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu da son Mersin ziyaretinde lojistik konusunda sözler verdiğini hatırlıyorum.

Son bir şey daha söylemek isterim ki artık Mersin verilen sözlerle yetinmiyor. Bu sözlerin mutlaka önümüzdeki aylarda somut adımlarla desteklenmesi gerekmektedir.

reklam
Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?