CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gençlere “sandığa gidin” çağrısı yaptı. Devletin bir kişiye teslim olamayacağını kaydeden Kılıçdaroğlu, gençlerden sandığa gitmelerini isteyerek, “Eğer bugün şikayet ediyorsanız, şikayet ettiğiniz alanların şikayet konusu olmasından çıkmasını istiyorsanız sandığa gideceksiniz, demokrasiden yana oy kullanacaksınız” dedi.

Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Sandığa ‘Ben gitmesem de olur’ değil, bütün gençlerden, 6 milyona yakın gençten sandığa gitmelerini istiyorum. Eğer bugün şikayet ediyorsanız, şikayet ettiğiniz alanların şikayet konusu olmasından çıkmasını istiyorsanız sandığa gideceksiniz, demokrasiden yana oy kullanacaksınız. Bir kişiye asla ve asla devlet teslim edilemez. Dünyada bir kişiye teslim edilen devletler yok olmuşlardır. O nedenle biz ortak aklımızı kullanacağız, beraber, birlikte, istişare ile yöneteceğiz. Ne demiş atalarımız? ‘Akıl akıldan üstündür’. Onun için danışmak son derece değerlidir. Onun için birlikte çalışmak son derece değerli ve önemlidir. Bunu yapmanın yolu sizin sandığa gitmeniz.”

Kılıçdaroğlu, Mersin Büyükşehir Belediyesince yaptırılan “Toplu Taşıma Yerleşkesi”nin açılışı ve yeni otobüslerin hizmete alınmasından dolayı düzenlenen törende, Millet İttifakı olarak ülkeye gerçek anlamda adaleti ve hukuku getireceklerini söyledi.

“GÜZEL BİR TÜRKİYE’Yİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ”

Toplumda ayrımcılık yapmadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Bu ülkede, bayrağımızın altında herkesin huzur içinde yaşamasını isteriz. ‘Beraber yaşayalım’ deriz. Birlikte yaşamaktan onur, kıvanç duyarız. Hiç kimseyi kimliğinden, yaşam tarzından, başka bir nedenden ötürü asla ve asla ayrımcılık yapmadan kucaklayacağız. Bundan emin olmanızı isterim. Beraberce yaşayacağımız güzel bir Türkiye’yi yeniden inşa edeceğiz” şeklinde konuştu.

“DEVLET YAPILANMASINDA CİDDİ ÇÜRÜME VAR”

Kılıçdaroğlu, devletin yapılanmasında ciddi bir çürümenin olduğunu bildiklerini söyleyerek “Mafyanın devlet yönetiminde zaman zaman etkili olduğunu da biliyoruz. Bazı grupların iktidar sahipleriyle birlikte fotoğraflar çektirdiğini de biliyoruz. Emin olun ister adı ‘beşli çete’, ‘uyuşturucu baronları’ olsun, bu ülkeden tamamının kökünü kazıyacağım” ifadelerini kullandı.

Polislere güvence verilmesi halinde “uyuşturucu baronlarının” tek tek yakalanacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, “Hesabını vermeyeceğimiz hiçbir şey yok, her şeyin hesabını veririz. Yüce Tanrı’dan, Allah’tan başka korkacak hiçbir şeyimiz yok. Elbette ki baskılar, tehditler geliyor. Bunların hepsi olur ama şunu bilin, vız gelir, tırıs gider. Asla ve asla ödün vermeyeceğiz” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin dünyanın en güzel ülkesi olduğunu vurgulayarak, huzur içinde yaşanmasını istediklerini anlattı.
Ülkenin her bölgesiyle beraber olmak istediklerini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Türkülerimizi, halaylarımızı beraber söyleyip oynamak istiyoruz. Kavganın bu ülkeye getirdiği hiçbir yarar yok. Kavganın sadece hüzün ve acı getirdiğini biliyoruz. O zaman niye kavga ediyoruz? Siyasetçiler kavga ettiriyorlar, kavgadan medet umuyorlar. Size sözüm, ahdim var, ne olursa olsun bu ülkeye gerçek anlamda huzur getirmek için hep mücadele edeceğim ve bunun kavgasını vereceğim.”

“BİR SİYASETÇİ İÇİN EN ÖNEMLİ GÖREV HALKINA HESAP VERMEKTİR”

Kılıçdaroğlu, yerel seçim öncesi “CHP’li belediyelere oy verirseniz yardımlar kesilir” propagandalarının yapıldığını kaydederek, “Belediye başkanlarımız görevlerine başladılar, görevlerini yapıyorlar. Harcadıkları her kuruşun hesabını veriyorlar” dedi.

Hesap vermenin onurlu bir görev olduğunu vurgulayan Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Bir siyasetçi için en önemli görev halkına hesap vermektir. Halkına hesap veremeyen veya hesap vermekten kaçınan bir siyasi lider bilin ki malı götürüyordur. Ona izin vermeyeceğim. İktidar sahipleri yani devleti yönetenler, devleti yönetirken zenginleşiyorlarsa bilin ki malı götürüyorlar. İktidar sahipleri devleti yönetirken harcadıkları her kuruşun hesabını vermek zorundadırlar. Biz belediye başkanlarımızdan başladık, hesabını veriyoruz.”

“TÜRKİYE’Yİ BURADAN ÇIKARACAĞIZ”

Kılıçdaroğlu, ülkede yaşayan insanların ferasetine güvendiğini belirterek, şöyle devam etti:

“Sandığa gideceğiz, oy vereceğiz ve demokrasiden yana, insan haklarından yana bir siyasal iktidarı getireceğiz. O zaman göreceksiniz güzel bir Türkiye nasıl büyürmüş, nasıl kalkınırmış, nasıl yönetilirmiş, sadece bölgemize değil, dünyaya da göstereceğiz. Zengin bir ülkeyiz, her türlü imkanımız var aslında. Taşımız, toprağımız, her şeyimiz bereketli. Şanlıurfa’ya gittim. Üreticiler yani çiftçiler elektrik faturalarından şikayetçiler, elektrik çok pahalı diye. Şunu söyledim: ‘Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığını bize verin, en geç 2 yıl içinde Şanlıurfa’daki bütün çiftçilere elektriği bedava vereceğiz.’ dedim. Mümkün mü? Evet, mümkün. Allah’ın güneşi bedava, panelleri yaparsınız, elektrik üretirsiniz, kooperatifi kurarsınız, çitçi hem elektriği ücretsiz kullanır, artan elektriği de satarsınız, çiftçi ayrıca gelir elde eder. Dışarıdan doğal gaz almıyorsunuz, dolar ödemiyorsunuz, petrol almıyorsunuz, kömür almıyorsunuz. Ne var? Allah’ın güneşi, o da bedava. Bunları yapmıyorlar. Neden? Lobilere teslim olmuşlar, lobilere çalışıyorlar. Biz lobilerin değil, vatandaşın hakkını ve hukukunu savunacağız.”