TAŞBİNA YANMAZ SEÇER YILDIRILAMAZ

TAŞBİNA YANMAZ SEÇER YILDIRILAMAZ

reklam"

Herkesin aklını başına alması gerekir.

Son zamanlarda devletin bütün kurumları asli görevini yapamaz duruma gelen ve asli görevleri dışında her şeyi yapan garip bir yapıya dönüşmüştür.

Dün Mersinin en işlek yeri olan TAŞ BİNA diye adlandırılan MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİN hizmet verdiği yerin yakınında SUNAR HABER İnternet gazetesinin yazarlarından belediye çalışanı Tolga Han Kuşçu ile ayaküstü sohbet ediyorduk. Çok güzel bir hava ile mesai çıkışı olan bir zamanda bu sohbeti sürdürüyorduk.  Bu neşeli sohbetin heyecanına kendimizi kaptırmışken gazete uzatan bir el ‘habersiz kalmayın’ diyerek şakayla bize takıldı. Sevinçle gazeteyi uzatana baktım. TANIK GAZETESİ yazarı ve muhabiri çok değerli dostum TAYFUN TUNA ve biraz ilerisinde de aynı gazetenin ‘emektar emekçisi’ HASAN KÜÇÜK vardı. Benimde yazı yazdığım bir gazeteyi görmek sevindirmişti. TANIK Gazetesi’ni koltuklarının altına almışlar herkese dağıtıyorlardı. Bu güzel havada herkesin mesai çıkışı neşeli olduğunu sezdiğim iş güç sahibi olan şanslı insanların bulunduğu belediye binası ve etraftaki bankalar ile özel ve resmi daire çalışanlarının yoğun olduğu bu saatte nedense hepimiz mutlu olduk. Tayfun ‘Hocam biz gazeteleri dağıtıyoruz’ dedi acele ile ‘tamam’ dedim, ‘Biz buralardayız, bitince ara beraber döneriz’ dedim. Tolga ile sohbetimize daha uygun yerde devam etmek için çay ocağından çaylarımızı aldık ve oturduk. Birkaç dakika sonra çok şiddetli bir patlama oldu. TAŞ BİNA’ nın olduğu yerden gelmişti. Hemen koştuk evet önce bir alev ardında cam sesleri geldi ve alev yayıldı. Yanımda olan TOLGAHAN fırlayarak içeri girdi.

 

Sonra öğrendim ki: ‘Yangına ilk müdahale Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın Daire Başkanlığında görevli Tolgahan Kuşçu, Hasan Basri Yıldır ve Kameraman Hüseyin’den gelirken çalışanlar yangını yangın tüpleriyle söndürmeye çalıştılar. Tolgahan Kuşçu olayla ilgili, “Bir anda patlama sesi geldi. O sesle birlikte dışarıya fırladık, yangın çıktığını gördük ve binayı boşalttık. Demiş. Daha sonra yangın tüpleriyle olaya müdahale ettik” ifadelerini kullanmış. Tolgahan Kuşçu dışarı çıktığında her tarafı simsiyah ciğerleri duman doluydu. Onun öksürerek nefes almaya çalışması bunları bana anlatmasına maniydi.

Onu bir araç tutarak eve yolladım.

Yukarıda ki açıklamalar ise basına açıklama yapan emniyet kuvvetlerinden alındı. Tolgahan Kuşçu ve arkadaşları bir belediye çalışanı idi. Çalıştıkları işyerlerini ekmek yedikleri işletmeyi ve halkın yerel iktidar binasını canları pahasına korumuşlardı.

Kafamda bin bir soru.

Sonra Tayfun ve Hasan geldiler onlarla olay yerinde gazeteci refleksi ve haber merakından kaynaklanan bir sohbet yaptık.

Daha sonra ayrıldık.

Son günlerde Cumhur ittifakına mensup veya yakın kişilerin Vahap seçer hakkında başlattıkları kampanyalar bazı basın kuruluşların da kullanılması ile halkın güvenliğini tehdit etmeye başladı. Mersin halkının bu zor günlerde halkını yalnız bırakmadan çare üretmeye çalışan bir belediye başkanının bu hizmetlerini engellemekten başka hiçbir amaçları olmayan çabalar olduğu anlaşılıyor. Bu söylem ve çabalardan cesaret alanlar son zamanlarda moda olan saldırıların bir benzerini ilimizde uygulamaya soktular.

 

Başkanlık makamının da yer aldığı Mersin Büyükşehir Belediyesi Taş Bina’sını kundaklamaktan gözaltına alınarak suçunu itiraf eden Kadir Deniz Birer ’in, caddede yürüyüp olay yerine giderken MOBESE kamerasına yakalandı.

Mersin Büyükşehir Belediyesi’nden işten atıldığı gerekçesiyle başkanlık makamının da yer aldığı tarihi Taş Bina’ya Molotof kokteyli atarak kundakladığı belirlenerek gözaltına alınan ve suçunu itiraf eden Kadir Deniz Birer ‘in, çevrede bulunan kamera tarafından görüntüleri ortaya çıkmış.

Olayla ilgili kimliği henüz açıklanmayan bir kişi daha gözaltında.  Kadir Deniz Birer, 2015’te Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi’nde işe girmiş, Anamurlu bir kızla evlenmiş, 2018’de, kendi isteğiyle Anamur İtfaiyesi’ne tayini yaptırmıştı. Yaklaşık bir yıl önce Anamur Yol Asfalt biriminde görevlendirildi. Burada ki olumsuz davranışlarından kaynaklanan sebeplerden Tarsus Asfalt Şantiyesi ’ne sürgün edildi. Görevlendirildiği yere başlamayınca hakkında tutanak tutulmasına, ardından da iş akdinin feshe edilmesine neden oldu.

İşte bir taraftan yukarıda anlattığım ve örnek verdiğim çalıştığı iş yerini halkın seçtiği belediye başkanı ve onun yönetiminin hizmetini sürdürmesi için hayatını ortaya koyan ve arkadaşlarıyla beraber yangını söndürmeye çalışan TOLGAHAN KUŞÇU, HASAN BASRİ YILDIR VE KAMEREMAN HÜSEYİN adlı çalışanlar var.

İle diğer taraftan bir yerde sebat etmeden sürekli yer değiştiren ve aldığı cezalarla sırtını sıvazlayanların cesaretlendirdiği ve kullandığı kendi çalıştığı yeri bombalayan hazır yiyici alışkanlıklarla emekçilerin sırtından geçinmeye çalışanlar var.

Neden bunu vurguluyorum. Çünkü hiçbir emekçi kendi çalıştığı iş yerinde bırakın bomba atmayı bir makinanın bir tek dişlisine bile zarar vermez. Sendikal ve hukuksal yollarla kamuoyu oluşturup hak etiği yere gelir. Daha önce Burhanettin Kocamaz zamanında atılan ve aylarca mücadele eden işçileri hatırlayalım. Daha sonra kurdukları çadırlarda nöbet tutarak gece- gündüz, yaz- kış demeden halka sorunlarını anlatıp imza toplayarak ve mahkemeleri kazanarak haklarını almışlardı. Halkın da gönlünde taht kurmuşlardı. Aynı şey CAM İŞÇİLERİ içinde geçerliydi KRİSTAL İŞ ve sarı sendikacılara karşı verdikleri mücadeleyi hatırlayalım.

Şimdi gelelim sözümüzün sonuna.

Vahap Seçer CUMHUR İTTİFAKI ve onun engelleme çabaları ile merkezi hükümetin sistemli uyguladığı iş yaptırmayan müfettiş baskısı ve kredi çabalarının sonuçlanmaması konusunda ki davranışlarına rağmen halka verdiği sözü yerine getiriyor. Bütçede ki borçlanma yetkisini kullandırtmayan halka yönelik hizmetleri onaylamayan, kadın çocuk çevre NGP inşaatı ve PANDEMİ ye rağmen kullandırılmayan haklarına rağmen borçlarını ödüyor. Her kuruşu yerinde kullanıyor. Bunu partisinden bazı rahatsızlıklara rağmen liyakatli ve emeğinin karşılığını veren halka hizmeti amaçlayan herkese eşit muamelede bulunuyor. Ama ‘işini yapmayan oğlumda olsa çalıştırmam’ diyerek çalışandan yana tavrını beli ediyor.

Bu kararlığı halkın gözünde her gün değer kazanmasına yol açarken bundan rahatsız olanlar ise çok farklı yollarla halkın gözünden düşürmeye ve kendilerince kabul göreceklerini sanıyorlar. Basın ve tetikçilerle gülünç haberler üretiyorlar. Daha önce kurgulanan NARENCİYE haberi. Sonra Prezervatif dağıtıyor diyerek Sağlık bakanlığının başlattığı ve tıbbi tedbirler için aile planlaması için kullanılan sağlıklı yönünü unutup sadece şehvet objesi olduğu gafletine düştüler. Yine kadın üreticilerin ürettiği şarap için yerel çiftçilerin ürünlerine sahip çıkmanın yabancı bir MARKA ürün yerine yerli bir şarap ürününü evrensel bir gün olan Yılbaşı gününde vermenin ayrımcılığı ile LAİK Bir devlet olduğumuzu bilerek dilendirip yılbaşı gecesini zehir etmeye kalktılar. Saymakla bitmez. En son olaraktan Ülkemizin birçok yerinde gazeteci siyasetçi ve memleketini düşünerek açıklama yapan herkese organize saldırılar yapanlar var. Mafya liderlerinin açıklamaları ile parlamenter sisteme inanmış antiemperyalist, antifaşist, anti şoveniz, anti cinsiyetçi, laik, demokratik, çağdaş, hukuk devletinden, insan haklarından yana olan herkese saldırılar düzenleyerek susturmak isteyenler var.

Bunu ilimizde de Mersin Büyükşehir Belediyesine Molotof atarak katliam düzenlemek isteyenlerin bu cesareti verenlerin ile Vahap Seçer’i yolundan alıkoymayı düşünenlerin bilmeli ki bu imkânsızdır.

‘TAŞ BİNA alev almaz, Halkın seçilmişi Vahap seçer yıldırılmaz’.

Kalın Sağlıcakla.

Semir Bolat

reklam
Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?